Basında Biz

Borsa Gündem- 04.05.2014

Yargıtay piyasa dolandırıcılarına dur demeli

Bu başlığı atmamın sebebi Yargıtay 7. Ceza Dairesi'nin eski kanun döneminde vermiş olduğu bir karar. Kararın içeriği yatırımcılar ve manipülatörler açısından son derece önemli.  Zira Yerel Mahkeme manipülasyon suçunun failleri için verdiği hapis ve adli para cezası hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına karar veriyor. Bu karar için temyiz yolu kapalı olduğundan itiraz ediliyor. Ancak itirazdan da olumsuz sonuç çıkıyor. Bu kez devreye Adalet Bakanlığı giriyor, “Dosya kapsamına göre, sanıkların İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören ……………………. hisse senetleri üzerinde yapmış oldukları alım satım işlemleri ile yapay olarak sermaye piyasası araçlarının arz ve talebini etkileyip, aktif bir piyasanın varlığı izlenimini uyandırarak fiyatları aynı seviyede tutmak, artırmak veya azaltmak biçiminde 26.03.2003-10.04.2003 tarihleri arasında işleme dayalı manipülatif faaliyetlerde bulunmak suretiyle 19,3 milyar Türk lirası kar elde ettikleri olayda, menfaatin manipülatif faaliyetler sonucu borsada işlem yapan diğer yatırımcılar zararına gerçekleştiği, mağduru tespit edilemeyen kamu zararının doğduğu, buna bağlı olarak borsa müessesinin yaralandığı, 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu ile korunması gereken değerlerin korunamadığı, 5271 sayılı Kanunun 231/6 maddesinde yer alan objektif unsurun gerçekleşmediği gözetilerek itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu” istemini içeren dosya ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla Yüksek Mahkeme'nin önüne geliyor.

Yargıtay 7. Ceza Dairesi dava konusu olayda ”isnat edilen fiilin işlenmesi neticesinde mağduru belirlenmiş bir zarar veya kamusal anlamda somut bir zarar söz konusu olmamasına nazaran, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılı'ğının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görülmediğinden REDDİNE” karar veriyor.

Bu karar hem yatırımcılar hem de manipülatörler açısından emsal nitelikte bir karar. Ancak yatırımcılar, kamu ve sermaye piyasaları açısından iyi bir emsal olmadığını söylemek zorundayım.  Çünkü CMK 231. Maddesi'ne göre sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesi için diğer şartlara ek olarak “Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi” şart koşulmuştur. Yani Sanık, mağdura veya kamuya verdiği zararı kesinlikle tümüyle gidermek zorunda.

Gelin bu karar üzerine kısa bir zihin egzersizi yapalım.

Elde avuçta ne var hepsini borsada değerlendirmeye karar verdiniz. İlk başlarda iyi de kazandınız ama birden tüm birikimlerinizi yatırdığınız hisse senedi ekg’ ye dönüşüverdi.  Bir baktınız aldığınız hissede manipülatif işlemler yapıldığı için kazandığınızın üç mislini kaybetmişsiniz. SPK durumu tespit etti, suç duyurusunda bulundu. Fail hakkında iddianame düzenlendi ve akabinde kamu davası açıldı. Davaya müdahil oldunuz.  Manipülatör yargılandı ve suçlu bulundu. Mahkeme cezalandırılmasına karar verdi. Ancak kararında hem sizin hem de kamunun zararı giderilmemesine rağmen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.  Sonuç: manipülatör 5 yıllık denetim süresini uslu bir şekilde tamamlar ise adli sicil kaydı tertemiz bir vatandaş.

Ne hissederdiniz?

Manipülasyon, yeni kanunumuzdaki ifadesiyle piyasa dolandırıcılığı ister işlem bazlı ister bilgi bazlı olsun sermaye piyasalarında en sık rastlanan ve en büyük zararı veren suç. Bu fiil sonucunda yatırımcıların ve sermaye piyasalarının uğradığı zararı manipülatöre tazmin ettirmek en büyük hedef olmalıdır.

Aksi takdirde manipülasyon yapanın yanına kar kaldığı bir fiil olur ve piyasa, yatırımcıların manipülatörlerin kucağına itildiği bir alana dönüşür.

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesine temelde karşı değilim.

Ancak adaletin tecellisi adına kanunda çerçevesi çizilen şekliyle uygulanması şartıyla.

Kaynak: https://www.borsagundem.com/yazarlar/yargitay-piyasa-dolandiricilarina-dur-demeli-yazisi/252541


-ERK Avukatlık & Arabuluculuk-